Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Murat Yatağanbaba Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
HÜLYA AVŞAR ve SİSTEM KÖLELİĞİ
18.12.2007
Murat Yatağanbaba
Okunma Sayısı : 2301
Oy Sayısı : 0
Değerlendirme : 0
Popülarite :
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Magazin / Sanat Dünyası ile ilgili Hülya Avşar şunu söylemişti: “Ben dahil hepimiz bitiğiz, hepimiz reziliz!” (http://www.medyafaresi.com/?hid=7380&cid=4) Hülya Avşar’ın bu sözüne katılmadığımı biraz sonra sebebiyle birlikte anlatacağım ama ilk önce Hülya Avşar’ı “haklı gibi gösteren” iki örnek vereceğim. Vereceğim bu iki örnekten biri Denizli Yerel Televizyonu, diğeri ise Genel / Ulusal Televizyon’dan...

2007 yılının ilk aylarında bir gün benim İl Başkanlığı’nı yaptığım Halkın Yükselişi Partisi’nin Genel Merkezi’ne bir telefon geliyor. Telefonu açan kişi HYP Genel Merkezi’ne şunları söylüyor: Siz Yatağanbaba gibi bir adamı nasıl olur da İl Başkanı yaparsınız?! Yatağanbaba manyak! Kitabında bana hakaret ediyor. Ben DRT Televizyonu’nda program sunucusuyum. Hem bütün basında Yatağanbaba’yı rezil edeceğim hem de bu partiyi... Yatağanbaba’ya dava da açacağım!

HYP Genel Merkezi’ne gelen bu telefondan sonra, o zamanın HYP Genel Sekreteri Nevzat Selvi ile HYP Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nusret Sevenoğlu Yatağanbaba’yı aradı ve konuyu sordu. Yatağanbaba da işin aslını anlattı. Olay şuydu:

TELEVİZYONCU, YATAĞANBABA’YI HYP GENEL MERKEZİ’NE ŞİKAYET ETTİ!

Denizli Yerel Televizyonu’nda program yapan Peker isimli bir sunucu, programdaki partneri / iş arkadaşı olan diğer sunucu Tolga’ya aynen şöyle dedi: Seni Topkapı Müzesi’ne koymalılar, çünkü sen “top”sun!

Yatağanbaba da “Siyaset Peygamber Mesleğidir / Amerika Kâbe’nin Üstünde Dansöz Oynatacak” (http://siyasetpeygambermeslegidir.tr.gg) adlı kitabının “Saçmalıkname” bölümüne bu sözü koydu ve şöyle dedi: O Topkapı Sarayı’nda nice kutsal emanet sergileniyor. Nice Peygamber’in hatıraları / kullandıkları eşyaları var. Topkapı Sarayı’nın içinde “top” kelimesi geçiyor diye “eşcinsel kudurmuşluğunuzu” buna alet etmek insanlık mı?

İşte HYP Genel Merkezi’ni arayarak Yatağanbaba’yı şikayet eden sunucuyu kızdıran Yatağanbaba’nın kitabındaki bu cümlesiydi. Yatağanbaba kendisine telefon açan HYP Genel Merkezi’ne ve Nusret Sevenoğlu’na işin aslını böyle anlattıktan sonra, adı geçen sunucuya ve DRT Televizyonu’na şu cümlenin de geçtiği faksı gönderdi: Beni mahkemeye vermekle tehdit ediyor. Vermezse namussuzdur! Cesareti varsa versin ve mahkemede de hesaplaşalım Peygamberlerin kutsal emanetlerinin bulunduğu Topkapı Sarayı’nı eşcinsel kudurmuşluğuna / espirisine alet etmek nasıl oluyormuş! Bu düşüğü ekrana çıkartıp program yaptıran DRT Genel Yayın Yönetmeni’nedir sözüm: Bu adamı ekrana çıkarttığınız sürece ithamlarımın tamamı sizi de bağlar.

Netice: Sunucu bir süre sonra DRT’den de Denizli’den de kayboldu! Buhar olup uçtu! Bu Yatağanbaba’nın ipini çektiği ilk televizyon programcısı da değildi, yayından kaldıttırdığı ilk program da değildi... Daha önce de Denizli Yerel Televizyonu’nda saat 14:00’de yani güpegündüz hem de başı örtülü kadın seyircilerin önünde dansöz oynatan program yapımcısına “oraya ananı çıkart da onu oynat” demesi üzerine o program da yayından kaldırılmıştı. Yatağanbaba’nın tepkisiyle iptal edilen televizyon programı sayısı 5’i buluyor.

Benim şehrimde hiç kilmse güpegündüz televizyonda dansöz oynatamaz. Peygamber emanetlerini eşcinsel espirilerine konu edemez. Ederse ve oynatırsa ben de onların böyle aklını oynatırım.

Bu “televizyon programcısı” aşağılık it, Yatağanbaba ile atıştığı günlerde, programına konuk ettiği Volkan isimli komediyenle televizyondan şu cümleleri de söylemişti:

“Volkan: Öyle güzel vuruyor ki, insanın top olası geliyor.”

“Peker: % 90’ının sevgilisi var evil erkeklerin, babamdan biliyorum ayol.” (Anlaşılıyor ki, bu Peker isimli düşüğün sadece kendisi değil, sülalezi bozuk!)

“Körolma kız, benim Çeşme’de yazlığım var.” (50 yaşında emekli erkeğe söylüyor.)

Bütün bu rezillikleri yaptıktan / söyledikten sonra, -Yatağanbaba’nın tepkisinden çekindiğinden olsa gerek- bir de şunu söyledi:Yarım saattir kırıtıyorum, ben “sahne gereği” böyle yapmak zorundayım. (DRT Tv / 12.05.2006 / 22:50)

Şimdi. Eğer “sahne gereği bunu yapmak zorundayım” sözü doğruysa “işin boyutu” değişiyor! Yerel televizyon programcısı Peker ile Türkiye’nin marka ismi Hülya Avşar’ın sözlerini yan yana koyduğumuzda çıkan sonuç şudur:

Aslında “bitik ve rezil” olan televizyon sunucuları veya şarkıcılar değildir. Bitik ve rezil olan, onları “ancak böyle rezillikler yaparlarsa” ekrana çıkartan televizyon idarecileridir! Türkiye’de çok izlenen televizyonların idarecileri sistemi böyle kurmuştur. Bu kurdukları sisteme “şartlı refleksi kullanma / sömürme sistemi” de diyebiliriz. “Şartlı refleks” sonucu bir insan “yemek-içmek, sevgi-seks” gibi konuları duyduğunda veya gördüğünde, kulağı ve gözü istem dışı da olsa oraya kayar. İnsanın yaratılışı böyledir. İşte bunu bilen televizyon idarecileri, ekrandan seks bombardımanı yaparken, dozu kaçırmış ve iş seksten de çıkıp sapıklığa varmıştır.

REİTİNG PUTU’NA TAPAN “REİTİNGPEREST” TELEVİZYONCULAR!

Reiting Putu’na tapan bu “reitingperest” Türk Televizyoncuları, alanlarında “1numara” olmuş ve bütün dünyaya televizyondan bir erkeğin çükünü de göstermiştir! (http://www.youtube.com/watch?v=XpDeIY6K0hI)

Mehmet Ali Erbil, Hilmi’nin pantalonunu indirip (iş kazasıyla) çükünü gösterdiğinde bazı gazetelerin köşe yazarları kıyameti kopardı. Bu tepkileri hayretlele okudum ve şunu düşündüm: Bu köşe yazarları şimdiye kadar nerdeydi? Mehmet Ali Erbil adamın donunu indirip çükünü göstermeden önce sanki çok mu “namuslu” program yapıyordu? Adam ben bildim bileli bu “espiri / şaka” adı altındaki rezillikleri yapıyor. Yapmadığı bir o kaldıydı, çükü de gösterdi, “rezillikname” kitabını böylece tamamladı, hepsi bu! Yani Mehmet Ali Erbil’in yaptığı televizyonculuk / iş kazası bas bas “geliyorum” diye bağırmıyor muydu? Evet, “kaza geliyorum” diyordu.

Halbuki Hülya Avşar’ın veya Mehmet Ali Erbil’in yeteneğinden şüphe eden yok! Mehmet Ali Erbil “rol bile yapmıyor”, adam “doğal yetenek”...

Hülya Avşar, çok yönlü ve müthiş başarılı bir insan. Aynı zamanda da duyarlı birisi. Ne kadar aslı var bilmiyorum ama ben Hülya Avşar’ın kendisine konser verdirmek isteyenlere “işsiz bir kişiyi sigortalı bir işe koyma” şartı koyduğunu duymuştum. HYP Genel Başkanı Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk, Hülya Avşar’ın sunduğu Türkmax kanalındaki “Hülya’nın Stüdyosu” programında kendisine şunu söylemişti: Ben seni her zaman taktir ediyorum, arada bir dağıtıyorsun ama o kadar olur! (http://www.hyp.org.tr/haber.asp?hid=3569)

ŞENAY DÜDEK DOBRA DOBRA İTİRAF ETTİ: SİSTEM BÖYLE!

Sonuç: Hülya Avşar’ın sanatçıları kastederek söylediği “hepimiz bitiğiz, hepimiz reziliz” sözü doğru değildir. Doğru olan “sanatçıları ancak böyle rezillikler yaparlarsa ekrana çıkartan televizyon idarecilerinin bitik ve rezil olduğu”dur.

Mehmet Ali Erbil ile Hülya Avşar ve de benzerleri –şartlı refleks örneğinde olduğu gibi- farkında olmadan “gündemde bir biçimde olma hastalığına” tutulmuşlardır, bu onlarda bir nevi “şartlı bağımlılık” yapmıştır.

Neticede de bazı televizyon idarecileri ve bazı sanatçılar el-ele bir sistem kurmuş, sonra da bu sistemin kontrolünü kaybetmiş, kurdukları sistemin “kölesi” olmuşlardır.

Avşar ve Erbil, “sistemin köleleri”dir, “özgürlükleri yoktur!”...

Bunu Fox Tv.’de yayınlanan “Dobra Dobra” programının sunucusu gazeteci Şenay Düdek, Hüsnü Şenlendirici ile gündeme gelen bir adı-sanı duyulmamış şarkıcıyı konuk ettiği programda şöyle ifade etti:

Bu kızcağız “benim albümüm çıktı” diye gelseydi, gazetede belki 4-5 satır bir şey yazardık sadece... Televizyona –açık söylüyorum- çıkartmazdık. Ama gündemde olan Hüsnü Şenlendirici ile ilgili bir polemik çıkaracak söz söylediği için programa konuk ettik ve bir saattir ekranda. Kahretsin, televizyonculukta böyle bir sistem var işte...

Son söz:

Ben yukarıda anlattığım sebeplerden, “rezil ve bitik” olarak sanatçılarımızı değil, onlardan bunu isteyen ve ancak bunları yaptıkları zaman ekrana çıkartan adı “Ulusal”, içeriği “Kahpe Bizans Basını” olan birtakım televizyonları ve bunları yöneten televizyoncuları görüyorum. Tek amaçları da bu Milletin seviyesini düşürüp Türkiye’nin geleceğini dinamitlemek.

Ben bu tür yayın yapan ve sanatçılarımızı da bu rezillikleri yapmaya zorlayan televizyoncuların bu alçaklıklarını “vatan hainliği” ile eşdeğer tutuyorum!

Bu böyle biline!

-------------------------------------------------------------------------------------
-------------------------------------------------------------------------------------

YATAĞANBABA'NIN KİTAPLARI:

ipamurat.jpg

ipa1602202.jpgBütün Eserleri - 5
İçimdeki Polis: Allah
(1.baskı)

10 YTL

İncelemek ve sipariş için:
http://icimdekipolis.tr.gg/ 

sabit_g_llerin_efendisi_hz.muhammed_kopiekucuk.jpgBütün Eserleri - 4:                                          
Güllerin Efendisi Hz.Muhammed Sürgün'de
(1.baskı)

10 YTL

İncelemek ve sipariş için: 
http://gullerinefendisihzmuhammed.tr.gg/Ana-Sayfa.htm )

03_01_2007_sabit_baris_manco.jpgBütün Eserleri - 3:
Türk Kültürü'nün Karbon Kâğıdı / Barış Manço Destanı
(3.baskı)

5 YTL

İncelemek ve sipariş için  
http://barisdestani.tr.gg/Ana-Sayfa.htm 

03_01_2007_sabit_spmeslegidir.jpgBütün Eserleri - 2:
Siyaset Peygamber Mesleğidir / Amerika Kâbe'nin Üstünde Dansöz Oynatacak
(3.baskı)

5 YTL

İncelemek ve sipariş için: 
http://siyasetpeygambermeslegidir.tr.gg/Ana-Sayfa.htm 

03_01_2007_sabit_sacmalikname.jpgBütün Eserleri - 1:
Din Adına Konuşan Hurafe Manyaklarına Cevap: Saçmalıkname
(1.baskı)

15 YTL

İncelemek ve sipariş için: 
http://sacmalikname.tr.gg/Ana-Sayfa.htm

-----------------------------------------------------------------------------------



MURAT YATAĞANBABA İRTİBAT:

> e-posta : muratyataganbaba@gmail.com
> web site: http://yataganbaba.tr.gg
> telefon   : 0537 411 59 83
> adres     : Gazi Bulvarı, Denizli Çarşısı, Kat: 1, No: 102, Denizli

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org