|
|
|
Tüm Yazıları
 ShareThis
|
Hazım Kantarcı Zorlukların Üstesinden Gelmek
27.01.2006 |
|
|
| Okunma Sayısı : |
5916 |
|
|
| Oy Sayısı : |
9 |
|
|
| Değerlendirme : |
4,89 |
|
|
| Popülarite : |
4,67 |
|
|
| Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Hazım Kantarcı Zorlukların Üstesinden Gelmek
HAYATTA KARŞILAŞTIĞIM ZORLUKLAR VE BU ZORLUKLARIN ÜSTESİNDEN GELMEK İÇİN YAPTIKLARIM
Sevgili Gençler,
Zorlukların üstesinden gelmek için yaptıklarımdan iki anımı sizlerle paylaşmak
istedim. Umarım siz de hayatta karşılaşacağınız tüm zorlukların üstesinden
gelmeyi başarırsınız.
1. 1975 yılında Mensucat Santral’den Kordsa’ya geldim. Kordsa’da endüstri mühendisliği, üretim planlama ve üretim standartları sistemlerini tanıtma ve kurma görevim vardı.
Üretim standartlarını oluşturabilmek amacıyla “zaman etüdü” (time & motion) çalışmaları yapıyorduk.
“Takım çıkartma” adı verilen bir prosesi oluşturan adımları belirlemiş; bunlar için gerekli zaman etüdü yapmış ve “takım çıkartma” prosesinin 3 dakikada yapılması gerektiğini hesaplamıştık. Fiiliyatta ise işletme “takım çıkartma”yı 6-7 dakikada yapıyordu.
İşletmeci arkadaşlarla toplandık. Yaptığımız ölçümleri anlattık ve “takım çıkartma” işleminin 3 dakikada yapılması gerektiğini söyledik. İşletmeci arkadaşlar buna şiddetle karşı çıkarak bu işlemin 3 dakikada yapılamayacağını ısrarla vurguladılar.
“Takım çıkartma” prosesinin aşamaları ve herbir aşama için gerekli zaman konusunda hemfikirdik ama zamanları toplayarak bulduğumuz 3 dakika konusunda onları bir türlü ikna edemiyorduk.
Genel Müdürü’müz modern endüstri mühendisliği sistemlerinin uygulanması konusunda bizi desteklemesine rağmen, kendisi de işletme’den geldiği için işletmeci arkadaşları kırmak istemiyordu.
Bir kısır döngüye girmiştik…
Toplantı sonunda, “konuyla ilgili tartışmaları burada noktalayalım. Bana üç ay müsaade edin. Sonra tekrar biraraya gelelim” dedim ve böylece toplantı sona erdi.
Ben hemen bir “işçi eğitim” merkezinin bana bağlanmasını sağladım. Yeni işe alınanlar, işletmeye geçmeden evvel, deneme makinalarında eğitildiler. Eğitim sonunda gördük ki takım çıkartma 6-7 dakika değil 3 dakikada tamamlanıyor.
“İşin standardı bu ve bu standardı gerçekleştirecek işçi de bu” diyerek bu işçileri işletmeye verdik ve bu işçiler “takım çıkartma” prosesini tıpkı eğitimde yaptıkları gibi 3 dakikada tamamladılar.
İlave bir toplantı yapılmadı; tartışma bitti ve “takım çıkartma” standardı 3 dakika
olarak yürürlüğe girdi.
2. 1992 yılı için şirket sloganımızı düşünürken, çalışanlarla şirketin aynı hedefte birleşmesi gerektiğini vurgulayacak bir ifade arıyordum. Yönetici arkadaşlarımla yaptığım bir toplantıda sürekli olarak “şirket şunu yapmalı, böyle yapmalı” şeklindeki ifadelerin kullanılması üzerine “şirket kim?” diye sordum. Şirketin, çalışanların dışında ayrı bir varlık olmadığını; şirkete malettiğimiz tüm işlerin bizler tarafından yapılmakta olduğunu vurgulamak için, boş bir sandalyeyi göstererek, “haydi yapsın” dedim. Aradığım ifade tartışmanın sıcaklığı içerisinde ortaya çıktı: Şirket hepimizdik. Bu ifadeyi daha sonra “Şirket Biziz” sloganına dönüştürdüm. Bu slogan başlangıçta kimi yöneticilerimiz tarafından “çok uçuk” ya da “soyut” bulunup en yadırganan, ama çalışanlar tarafından en çok benimsenen slogan oldu. Sadece çalışanlar değil, aileleri tarafından da içtenlikle benimsendi.
“Şirket Biziz” anlayışının yerleşmesi ile çalışanların üstleri ve mesai arkadaşları ile kurdukları sağlıklı ilişkileri; yapılan işe ve işyerine duyulan güveni geliştirdi.
Brisa’yı 1994 yılında yaşanan mali krizden koruyan en önemli faktör bu bütünlük oldu. %163 oranında devalüasyon ve %1000’lere fırlayan faizlerin neden olduğu ciddi durgunluk döneminde, Brisa da diğer kuruluşlar gibi üretimini daraltmak zorunda kaldı. Ulusal ekonomide 600.000 çalışanın işini kaybettiği koşullarda, işçi tensikatına gitmeyen ender kuruluşlardan olan Brisa, işçilerin boş zamanlarını yoğun eğitim programları ile değerlendirme yolunu seçti.
Bu zor dönemde işçilerin şirketin zorlukları aşmasına katkıda bulunmak amacıyla, ücretlerinin bir bölümünü almama yönündeki teklifleri “Şirket Biziz” anlayışının ne ölçüde benimsendiğinin güçlü bir göstergesidir.
Brisa’nın değişimle başlayan ve Avrupa’da İş Mükemmelliğinde örnek şirket seçilmesine uzanan başarısını sağlayan, her şeyden önce Brisa çalışanlarını şirketle özdeşleştiren ve bütünleştiren bu kurum kültürüdür.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| Tüm yazıları |
|
ShareThis
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|