Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Rifat Hisarcıklıoğlu Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Küresel Mali Krize Karşı Alınması Gereken Önlemler
17.02.2009
Okunma Sayısı : 9234
Oy Sayısı : 4
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,01
Verdiğiniz Puan :
 

 

Küresel Mali Krize Karşı Alınması Gereken Önlemler
Rıfat Hisarcıklıoğlu

.
.

2008 yılı  hem  dünya hem de Türkiye açısından  dönüm  yılı oldu. ABD mali piyasalarında 2007 yılı ortasında başlayan  mali kriz derinleşti ve 1 yıl içinde Avrupa'ya ulaştı. Arkasından daha da kısa bir sürede tüm dünyaya yayıldı. Küresel ekonomik  sistemin önemli bir parçası haline gelen  Türkiye de doğal  olarak bu krizden etkilenmeye başladı.

Esasında ülkemizdeki büyüme temposu 2007'nin  başından itibaren  hız kesmeye başlamıştı. TOBB olarak 2001 krizinden  sonra başlatılmış  olan  reform adımlarındaki yavaşlamanın  ekonomiyi  olumsuz etkileyeceğini o zaman  komuoyuna aktarmaya başlamıştık. Ne yazık ki önceki önceki 4 yılda elde edilen  makro ekonomik  göstergelerdeki olumlu  havanın  kendiliğinden  devam edeceği  varsayılmış  olacak ki, bu  süreçlerde bir rehavet  ve sonrasında  atalet yaşanmaya başlandı.

Reform  süreci  neredeyse durdu. Bir de bunların  üstüne siyasetin  ekonominin  önüne geçmesi , çifte seçim  süreci  ve sonrasında kapatma davası da eklenince, ekonominin gerekleri  arka planda kaldı. Tüketici ve reel sektör güveni erezyona uğradı.

2002-2006 arasında yıllık büyüme ortalaması  yüzde 7,2 iken , 2007'de yüzde 4,5'e, 2008'in ilk  6 ayında yüzde 3'e , 2008'in  üçüncü çeyreğinde ise binde 5'e geriledi. İmalat sanayi büyüme endeksi ise 2008 Kasım ayında yüzde 15 gerileyerek  dördüncü ay üst üste küçüldü. Böylece endeks 2006 yılı ortalamasına geriledi. Bir anlamda sanayimiz dört ayda 2 yıl geriye gitti.

Bir  istatistiki mucize olmazsa 2008'in  son çeyreğinde, 7 yıl aradan sonra ilk defa ciddi bir küçülme yaşanacak ve 2008 yıllık büyümesi yüzde 1,5 civarına gerileyecek. Bu küçülmenin  2009'un ilk çeyreğinde  de muhtemelen ikinci  çeyreğinde de devam etmesi  bekleniyor. Eğe ileriye  dönük  bekleyişleri yeniden  olumluya çevirecek  bir program  çerçevesi  oluşturulamazsa, 2008'den  sonra 2009 da kayıp  bir yıl olacak.

Reform Süreci Hızlandırılmalı

2007'nin başından itibaren bekleme moduna geçen  reform sürecinin  getirdiği  sıkıntılar şimdi küresel  mali krizin  yol açtığı yeni problemlerle birleşmiş  durumda. Son 2 yıl  heba edilmeseydi şimdi daha geniş  bir hareket alanımız olabilirdi.

Bu fırsat kaçmıştır.

Şimdi karamsarlığa kapılmadan  ama geçmişte yapılan  hatalar da unutulmadan  alacağımız kararlarla bu ortamdan  olabildiğince az yara alarak  kurtulmalıyız. Bunun yolu da demokrasimizi ve ekonomimizi güçlendirecek,  bütünlüğü olan ciddi bir program  açıklanması ve böylece kamu oyundaki bekleyişlerin  olumlu  yönde etkilenmesiyle mümkün olur.

Bu kriz en az 1,5 yıl dünya çapında etkili olacaktır. O halde önceliğimiz, büyümedeki kan  kaybını en aza indirmektir. Çünkü ekonomideki  daralma, ülkemizin  üretim  kapasitesinin küçülmesi demektir.

Ülkemizin üretim  kapasitesinin  küçülmesi  ise, küresel  ekonomi yeniden  canlandığında, yarışa daha geriden  başlamak demektir. Bize gereken, yapısal  bir tedbirler çerçevesi  üzerinde düşünmektir.

Alınacak Önlemler İşbirliği İçerisinde Uygulanmalı

Şirketlerimizin ve bankalarımızın dış piyaslardan  kopmamasının  sağlanması  büyün önem  taşımaktadır. Akılda tutulması  gereken nokta, olağanüstü dönemlerin  olağanüstü önlemler gerektiğidir.

Her bakanlığımızın  tek tek  krize karşı  önlemler düşünmesi ve uygulaması  yeterli değildir. Tüm bu adımların,  daha büyük  bir planın parçası  şeklinde ve koordineli  olarak  atılmasına ihtiyaç  vardır.

I-                   Yurtdışından  bankalarımıza ve şirketlerimize sağlanan  fon akımlarının  devamlılığının  sağlanması ile Türkiye'nin  döviz rezervlerini  güçlendirmesi, bu dönemde hayati  önemdedir. IMF ile yeni bir anlaşma imzalanması halinde,  döviz likiditesi ile ilgili  sorunlar kısmen  çözülmüş olacaktır. Yabancı para cinsinden  mevduatlar karşılığında bankaların  Merkez Bankası'nda bulundurdukları zorunlu  karşılık  oranları düşürülmeye devam edilmelidir. Merkez Bankası'nda tutulan  yurtdışında çalışanların  döviz mevduat hesapları  ve karşısındaki  döviz rezervleri  bir kamu  bankasına devredilmek  süretiyle  bankacılık  kesimine aktarılmalıdır. Ayrıca Körfez ülkeleri  gibi servet biriktiren  ülkelerden  fon akımlarını  artıracak  yeni  kanalların  yaratılması yararlı olacaktır.

II-                Piyasaların  çalışabilmesi için şirketlerin  ve tüketicilerin  yurtiçi kredilere erişiminin  devamlılığı sağlanmalıdır. Bu doğrultuda  ve mali disiplini  bozmamak şartıyla, kamu  bütçesinden  kaynak  ayrılabilir. Burada amaç bankaların  artan  risk algılamasını  azaltarak, yurtiçi kredi hacminin  daralasını engellemektir. Şirketlerimizin  bankalara olan borçlarının  yeniden yapılandırılmasını  da içeren  bir düzenleme çerçevesi  hazırlanmalıdır. Yurtiçinde kredi  garanti sisteminin  kapsamı da genişletilmeli ve Merkez Bankası  reeskont sistemi yeniden  işletilmelidir.

III-             Bu kriz bir zaman  sonra mutlaka sona erecektir. O halde yeniden  şekillenecek küresel  rekabet ortamına uyum sağlayacak, küresel rekabet gücü olan şirketlerin  ve sektörlerin gelişmesine öncelik  veren,  yeni bir sanayileşme stratejisine ihtiyaç vardır. Ucuz finansman  dönemi bittiğine göre, şirketlerimizin sürdürülebilir verimlilik  artışı sağlayacak  yeniden  yapılanma projelerine yönelmeleri , iktisat politikalarının  da buna destek  verecek  biçimde yenilenmesi gerekiyor.

IV-             İşsiz kalanlara yönelik  işsizlik sigortası  desteğinin kapsamı genişletilmelidir. Öte yandan  orta önemli  bir yapısal  sorun olan  mesleki eğitime çözüm  sürecini başlatmak üzere bilgisayar ve yabancı dil eğitimi seviyesi  artırılmalıdır. Bu amaçla,  İşsizlik Sigortası Fonu  kaynakları  eğitim  desteğinde kullanılmalıdır. İşsizlik  Sigortası Fonu'nun  amaçlarından  biri de işsizlerin  eğitimi olmasına rağmen,  ancak  3 bin kişi bu eğitim  imkanından  faydalanabilmiştir. Güney Kore'nin kriz döneminde işgücünü yeniden  biçimlendirerek nasıl rekabet  gücünü  artırdığı incelenmelidir.

V-                Hepsinden önemlisi de, yeni adımlar atılırken , geçmişte büyük  bedeller ödeyerek  sağladığımız mali disiplin çerçevesi  zarar görmemelidir. Kamu  harcamalarının, bütçe açığını ve sonuçta faizleri  artırmayacak  şekilde önceliklendirilmesine, böylelikle, kamu  harcamalarının  veriminin ve etkisinin  artırılmasına ihtiyaç  vardır. Kurallı  bir maliye politikası ve çok yıllık bütçe persfektifi uygulanmalı, mali saydamlık zedelenmemelidir.

Belirsizliği Dağıtacak  Yol Haritasına İhtiyacımız Var

Bir musibet bin  nasihatin  yerine geçmiş, büyüyen kriz, yeniden  ekonomiye odaklanılmasını sağlamıştır. Ama bu yetmez. Talih, hazır olana güler. İşte bu yüzden  de Türk iş alemi olarak, mali disiplini korumanın ve yapısal reformlara devam edilmesinin  gerekli olduğunu  savunuyoruz.

Bugün  karşımızda yeni bir dünya,  yeni bir rekabet haritası şekillenirken, büyümenin dinamosu olan  sanayicilerimiz, ihracatçılarımız, üreticilerimiz, müteşebbislerimiz, çeşitli sıkıntılar yaşamaktadırlar.

Dolayısıyla belirsizliği dağıtacak  ve dinanizmimizi, enerjimizi doğru  yerlere kanalize edecek bir stratejiye , yol haritasına ve vizyona ihtiyacımız  her zamankinden  daha fazla hale gelmiştir.

Vizyonu hayata aktaracak , bir oyun  planına dönüştürerek  hepimize yol gösterecek  olan,  hükümetimizin bugünden  belirleyeceği  kurallar ve kurumsal adımlardır.

Yaklaşık 6,5 yıldır süren  büyümeye yeniden  ivme kazandırmak ve büyümenin  bereketini  artırarak  tüm toplum  kesimlerinin bundan  faydalanabilmesini sağlamak için yeni  bir büyüme stratejisine ihtiyacımız var.

Toplumsal  refahı yükseltmenin , ihracattaki artışa devam  etmenin  ve sanayimiz ile ihracatımızı da, ithalata bağımlı  olmaktan  kurtarmanın yolu, yapısal  reformları tamamlayarak, ülkemizdeki iş ve yatırım  ortamını iyileştirmekten ve girdi maliyetlerini dünya standartlarına çekmekten  geçmektedir.

.
.

Rıfat Hisarcıklıoğlu

.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org