Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Mustafa Başar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
Ticaretin Tarihi ve Zenginlik Kaynağı: Bilginin sonraki nesile aktarımı
13.06.2015
Mustafa Başar
Okunma Sayısı : 3764
Oy Sayısı : 0
Değerlendirme : 0
Popülarite :
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Küçük yaşlarımdan beri, televizyonda gördüğüm ya da gazetelerde okuduğum haberlerden, çevremdeki insanlardan ve nihayet eğitim hayatımda edindiğim bilgilerden sonra hep aklıma takılı kaldı; sadece insanlar arasında değil, toplumlar, uluslar, devletler ve hatta kıtalar arasındaki uçurumun kaynağı olan iki kavram; zenginlik ve yoksulluk…

Evet uzun süre üzerinde düşündüğüm ve halen zihnimi meşgul eden bir meseledir gelir adaletsizliği. Peki gerçekten böyle bir şey var mı? Yani yeryüzündeki zenginliğin paylaşımı konusunda bir adalet ya da adaletsizlikten öte, paylaşım veya dağılım diye bir şey var mı? Hemen peşinen şunu belirtmeliyim; düşüncelerimi yazıya dökerken hiçbir şekilde politik bir mesaj vermek gibi kaygım ya da niyetim yok. Zaten ilgi alanım da değil. Amacım sadece zenginlik ve fakirlik kavramlarının üzerine gitmek, temeline inmeye çalışmak.

Zenginlik ya da servete uzanan yolu anlatan saçma sapan kitapların veya makalelerin yönlendirme-lerinden uzak, fakirliğin erdem olduğunu iddia eden çeşitli felsefe ve dini motiflerden de öte birkaç tespitte bulunmak gerek. Bunun en güzel yolu ise tarihi gerçeklere göz atmak. Asalet, şans, dini mertebe v.s. gibi ortaçağdan kalma çeşitli avantajları saymazsak, zenginliğin temel kaynağı dünyanın büyük bölümünde aynıdır; mal veya hizmet üretimi ve ticareti.

İletişimin başlamasıyla insanlık tarihindeki yerini almıştır ticaret. Bilindiği üzere ilk şekli de “takas”dı. Lütfen ilk insanları hayal edin; kimisi sadece çevresinde gördüğü ağaçlar ve çeşitli bitkiler üzerindeki doğanın bahşettiği meyve ve sebzeleri topladı, kimisi biraz daha riske girerek başka canlıları avladı. Sonra basit anlamda et ile meyve ve sebzeler takas edildi. Zamanla kimi insan, beslenme dışındaki diğer ihtiyaçlara odaklandı. Barınmaya ve giyinmeye. Kimisi marangoz, taş ustası oldu; kimisi çeşitli bitkilerden ve hayvan derilerinden kıyafet yaparak terzi oldu. Zaman geçtikçe, uzmanlaşmalar arttı, mesleki bilgiler ve detaylar “yeni nesillere” aktarıldı. Tahmin edileceği gibi genelde babadan oğullarla…

Tarih ilminin bizlere sunduğu bilgiler ışığında şu yorumu yapabiliriz; M.S. 6. yüzyıla kadar (Kongo Gumi-578 Japonya), mesleklerinde uzmanlaşmış kişiler ve aileleri vardı; yani günümüzdeki gibi “şirket”lerden söz edilemezdi. Ancak işin özünde durum aslında çok da farklı değildi. Sermaye, mal ve daha önemlisi uzmanlaşmayı sağlayan ve sürdürülebilir zenginlik elde etme imkanı veren “bilgi” kuşaktan kuşağa aktarılarak, bunlara sahip olan aile ve kişilere, diğer aileler ve toplum üzerinden servet kazanılmasını sağladı. Zaten, birçok insana şaşırtıcı gelse de, günümüzde dahi, Türkiye de dahil olmak üzere, ülkelerin büyük bölümündeki şirketlerin %99’u halen, aile şirketidir!

O halde sadece kişiler arasındaki servet farklılığını kavramak adına değil, ulusların zenginliğinin şifresini çözmek ve günümüzdeki ülkelerin ekonomik güçlerinin temelini anlayabilmek için, aile şirketlerinin tarihine bakmak gerek. Farklı ülkelerde faaliyet gösteren aile şirketlerinin analizini yapmak, dünyanın en büyük aile şirketlerinin ülkelere olan yüzdesel dağılımını tespit etmek ve hangi sektörlere odaklandıklarını gözlemlemek, Türkiye’nin de, dünya ekonomisindeki konumunun tarihsel altyapısını anlamamıza büyük katkı sağlayacak.

Bir sonraki yazımızda, dünyadaki en büyük aile şirketlerine odaklanıp, oldukça çarpıcı gerçekleri ortaya koyacağız. Şimdiden belirtmeliyim; bildiğiniz birçok şirketin aslında aile şirketi olduğunu öğrenince şaşıracaksınız!



Mustafa BAŞAR

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org